Mümasil Ne Demek (Osmanlıca)? Benzerliğin, Eşdeğerliğin ve “Muadil”in İnce Ayarı Cumbalı bir konağın gölgeli arşivinde sararmış bir tapu defteri açıyorsun; satır aralarında “mümasil” kelimesi döne döne karşına çıkıyor. Sanki kâtip, “aynı değil ama denk” demek için en zarif yolu aramış gibi… “Mümasil”in büyüsü tam da burada: eşdeğerliği, kıyası ve benzerliği tek bir kelimede buluşturuyor. Hadi gel, bu Osmanlıca inceliği birlikte kazıyalım; kökeninden bugüne, hukuktan veri bilimine uzanan beklenmedik bağlarıyla. “Mümasil”in Kökeni: Arapça’dan Osmanlı Türkçesine “Mümasil” kelimesi Arapça مُمَاثِل (mumâsil/mumāthil)’den gelir. Kökünde m–s–l / m–th–l ses dizisi (benzemek, “misal”, “misli”) vardır. Osmanlı metinlerinde mümasil, “benzer, eşdeğer, muadil, emsal nitelikte” anlamına gelir.…
Yorum Bırakİlginç Kesitler Yazılar
Kapitone Kumaş Tüylenir mi? Dayanıklılığın Ötesinde Toplumsal Bir Yüzey Empatiyle Başlayan Bir Kumaş Hikayesi Bazı sorular, ilk bakışta yalnızca teknik bir yanıt arar gibi görünür: “Kapitone kumaş tüylenir mi?” gibi. Ancak biraz derin düşününce, aslında bu sorunun çok daha geniş bir toplumsal bağlamı olduğunu fark ederiz. Çünkü bir kumaşın nasıl davrandığına dair merakımız, hayatlarımızda neye değer verdiğimizle de ilgilidir. Dayanıklılık mı arıyoruz, uzun ömürlülük mü? Estetik mi önemli, yoksa adalet mi? İşte tam da bu noktada, tekstil gibi gündelik hayatımızın bir parçası üzerinden toplumsal cinsiyet, çeşitlilik ve sosyal adalet üzerine düşünmeye başlayabiliriz. Kapitone Kumaş Nedir ve Neden Tüylenir? Kapitone kumaş;…
Yorum BırakKanyon Nedir, Tarihi Nereye Dayanır? Geleceğin Doğasında Saklı Mesajı Okumaya Hazır Mısınız? “Kanyonlar sadece jeolojik oluşumlar değil, zamanın yazdığı en eski mektuplardır.” Eğer bu cümle sana iddialı geldiyse, okumaya devam et — çünkü kanyonların geçmişi, aslında geleceğimizin ta kendisi olabilir. Doğanın Sabırla Yazdığı Hikâye: Kanyonun Tanımı Kanyon, milyonlarca yıl süren jeolojik süreçlerin sonucunda, akarsuların derin vadiler oyarak oluşturduğu doğal yarıklardır. Yani kanyon dediğimiz şey, sadece “derin ve dar bir vadi” değildir; zamanın, suyun ve taşın birlikte yazdığı bir destandır. Dünyanın en ünlü kanyonlarından biri olan Amerika’daki Grand Canyon, 5-6 milyon yıl boyunca Colorado Nehri’nin sabırlı akışıyla şekillendi. Türkiye’de de Valla,…
Yorum BırakŞellak Nedir, Nerelerde Kullanılır? Öğrenmenin Malzeme Üzerinden Dönüştürücü Gücü Bir Eğitimcinin Gözünden: Öğrenmek, Deneyimlemek ve Dönüştürmek Öğrenmenin dönüştürücü gücüne inanan bir eğitimci olarak her zaman şunu fark etmişimdir: Gerçek bilgi, yalnızca zihinde değil; ellerde, deneyimde, uygulamada oluşur. Öğrenme; dokunmak, hissetmek ve anlamlandırmaktır. Bu yüzden “Şellak nedir, nerelerde kullanılır?” sorusu da yalnızca bir kimyasal maddenin tanımını aramak değildir. Aynı zamanda, insanın doğadan nasıl öğrendiğini, bilgiyi maddeye nasıl dönüştürdüğünü anlamak için mükemmel bir örnektir. Tıpkı bir öğrenci gibi, doğa da öğretir. Şellak da doğanın bize sunduğu öğretici bir armağandır — sabır, üretkenlik ve dönüşümün sembolü. Şellak Nedir? Doğadan Öğrenmenin Bir Hikayesi Şellak,…
Yorum BırakÖzümsemek Ne Anlama Gelir? Edebiyatın Derinliklerinden Bir Bakış Edebiyat, kelimelerin büyülü dünyasında yolculuk yapmak gibidir. Her kelime, bir duygu, bir düşünce ya da bir yaşam kesitini taşır. Ancak en güçlü kelimeler, yalnızca anlam taşımakla kalmaz, aynı zamanda okurun iç dünyasında izler bırakır, onları dönüştürür. Edebiyatçılar, dilin gücünü her fırsatta keşfederler; çünkü kelimeler, insan ruhunun en derin köşelerine dokunabilir, onu dönüştürebilir. Bu yazıda, dilin gücünü anlamanın önemli bir yolu olan “özümsemek” kavramına odaklanacağız. Özümsemek, sadece bir bilgi ya da deneyimi anlamakla kalmayıp, onu içselleştirmek, kendi varlığımızın bir parçası haline getirmek anlamına gelir. Edebiyat perspektifinden bakıldığında, bu kelime, metinleri, karakterleri ve temaları…
Yorum BırakKaynakların Sınırlılığı ve Ekonomik Selamlaşma Üzerine Bir ekonomist için her şey bir tercihler dünyasıdır. Kaynaklar sınırlıdır; zaman, enerji, hatta kelimeler bile birer kaynak olarak düşünülebilir. Bu sınırlılıklar içinde insanlar, toplumlar ve kültürler seçimler yapar. “Yunanca merhaba nasıl söylenir?” sorusu ilk bakışta basit bir dil öğrenme çabası gibi görünse de, aslında ekonomi biliminin derin prensiplerini hatırlatan bir metafordur: Her kelime bir yatırım, her selamlaşma bir piyasa etkileşimidir. Yunanca Merhaba Nasıl Söylenir? Yunanca’da “merhaba” kelimesinin karşılığı genellikle “Γειά σου” (Ya su) veya “Γειά σας” (Ya sas) şeklindedir. İlki samimi, birebir ilişkilerde kullanılırken; ikincisi daha resmi ve çoğul hitaplarda tercih edilir. Bu iki…
Yorum BırakKan Doku Nerede Bulunur? (Beynimizde Değil Ama Belki Biraz Kalbimizde!) Hadi dürüst olalım… “Kan doku” kelimesini duyunca aklınıza ne geliyor? Biyoloji kitabı mı, fen hocasının tahtaya çizdiği kırmızı baloncuklar mı, yoksa vampirli filmler mi? Belki de hepsi biraz! Ama işin aslı şu: Kan doku, hayatımızın en sıradan ama en kahraman parçalarından biri. Onu her gün vücudumuzda taşıyoruz, bazen fazla kıymetini bilmiyoruz ama o olmasa tek bir adım bile atamayız. Şimdi gelin bu “hayat sıvısı”nı hem mizahi hem bilimsel bir gözle masaya yatıralım. Çünkü kan doku yalnızca damarlarımızda değil, aslında hayatın tam merkezinde bulunur. Önce Temelden Başlayalım: Kan Doku Nedir? Kan…
Yorum BırakKamu Hastaneleri Nereye Bağlı? Farklı Bakış Açılarıyla Derinlemesine Bir İnceleme Merhaba sevgili okur 🌿 Bugün hepimizi yakından ilgilendiren, ancak çoğumuzun detaylarını tam olarak bilmediği bir konuyu masaya yatırıyoruz: Kamu hastaneleri nereye bağlı? Bu soru, ilk bakışta sadece idari bir detay gibi görünebilir. Oysa ki sağlık sisteminin işleyişini anlamak, haklarımızı bilmek ve hizmet kalitesini sorgulamak açısından son derece önemli. Gel, bu konuyu farklı açılardan ele alalım; hem objektif verilerle hem de toplumsal etkileriyle birlikte değerlendirelim. Kamu Hastanelerinin Devlet Yapısı İçindeki Yeri Türkiye’de kamu hastaneleri, Sağlık Bakanlığı’na bağlı olarak faaliyet gösteren sağlık kuruluşlarıdır. Bu kurumlar, merkezi yönetim tarafından planlanan sağlık politikaları çerçevesinde…
Yorum BırakSentetik Güderi Nedir? Felsefi Bir Bakışla İnsan, Doğa ve Yapaylığın Kesişiminde Bir Filozofun Gözünden: Doğallığın ve Yapaylığın İnce Çizgisi Bir filozof için her şey bir soruyla başlar: Gerçek nedir? Eğer bir şeyin özü doğadan değil de insandan geliyorsa, o hâlâ “gerçek” sayılır mı? Sentetik güderi üzerine düşünürken bu sorunun yankısı zihinlerde çınlar. Gerçek derinin sıcak dokusunu taklit eden bu insan yapımı madde, yalnızca bir tekstil ürünü değil, aynı zamanda modern dünyanın etik, ontolojik ve epistemolojik çelişkilerinin simgesidir. İnsanın doğayı yeniden üretme çabası burada somut bir hâl alır. Sentetik güderi, doğaya meydan okuyan, onu taklit eden ve kimi zaman ondan daha…
Yorum BırakManyak Diye Kime Denir? Bir Kavramın Tarihsel ve Toplumsal Derinliği “Manyak” Teriminin Kökeni ve Tarihsel Arka Planı Türkçede sıkça duyduğumuz ve zaman zaman eleştiri veya mizah amacıyla kullanılan kelimelerden biri “manyak”tır. Ancak, bu kelimenin kökenine ve nasıl bir anlam kazandığına dair pek çok kişinin bilgisi sınırlıdır. “Manyak” kelimesi, dilimize Arapçadan geçmiş olup, “manyak” kelimesi, aslında “delilik” ya da “akıl hastalığı” anlamında kullanılır. Osmanlı döneminde, akıl sağlığı sorunları olan kişiler genellikle toplumdan dışlanır ve sıklıkla aşağılama amacıyla kullanılan sıfatlarla tanımlanırlardı. Bu sıfatlar arasında “manyak” da bulunuyordu. O dönemde, akıl sağlığı sorunları daha çok halk arasında anlaşılmıyor ve yanlış anlamalarla toplumsal damgalama…
Yorum Bırak